Büyümenin Kompozisyonu Değişiyor, Ekonomik Politika Tercihleri Önemli

Büyümenin Kompozisyonu Değişiyor, Ekonomik Politika Tercihleri Önemli

Üçüncü çeyrek verileri, uzun süredir sürdürülebilirliği tartışılan ekonomik büyüme modelindeki değişiklikleri göstermesi açısından dikkat çekicidir.  Büyümenin itici gücünün, iç tüketim değil; net ihracat verileri olması önemlidir.  Kasım ayı enflasyon verileri, iç tüketimin büyümeye katkısının dördüncü çeyrekte daha da azalacağına işaret etmektedir.  Dış talebin pozitif katkısının sürdürülebilirliği, cari açığın ve dış borç oranlarının da makul seviyelere düşmesi açısından önemli olacaktır.  

Öte yandan, üçüncü çeyrek makine ve teçhizat yatırımlarındaki sert daralmanın, sadece 2018 büyüme üzerindeki etkisi değil; büyüme potansiyeli üzerindeki etkisi de düşünülmelidir.  Uzun vadeli rekabetçilik için yatırımların en verimli alanlara kayması ve yatırımcı güveninin hem bugün, hem de yarınlar için sağlanması kritik öneme sahiptir. 

2018 Yılı Üçüncü Çeyreğinde Dış Ticaret Büyümeyi Sırtladı

TÜİK’in açıkladığı GSYH verilerine göre, Türkiye ekonomisi üçüncü çeyrekte geçen yılın aynı dönemine göre %1,6 oranında büyüdü. Bu veri 2016 ve 2009 üçüncü çeyreğinden sonra en düşük büyüme rakamına işaret ediyor.  Beklentiler büyümenin %1,5-2 aralığında gerçekleşeceği yönündeydi.  Yılın ilk çeyreğinde %7,2 ve ikinci çeyreğinde %5,3 gelen verilerden sonra, %1,6’lık üçüncü çeyrek büyüme verileri, 2018 yılı büyümesinin %3’ün altında kalmasının muhtemel olduğunu gösteriyor.  

Bu çeyrekte hanehalkı tüketim harcamalarının büyümeye katkısı %0,7; kamu harcamalarının katkısı %0,9 ve sabit sermaye (yatırım) harcamalarının katkısı ise -%1,1oldu. Dış talebin büyümeye katkısı ise %6,7 oldu. Tüketim ürünleri ithalatındaki gerileme ve döviz kurunun Ağustos-Eylül aylarındaki hızlı yükselişi dış talebin büyümeye katkısının üçüncü çeyrekte yüksek gelmesini sağladı.

Yılın ilk iki çeyreğinde %10,6 ve %7 artan inşaat yatırımları üçüncü çeyrekte önceki yılın aynı ayına göre %1,8 oranında geriledi. Makine ve teçhizat yatırımları ise geçen yıla göre daha sert bir şekilde %8,5 oranında geriledi. İmalat sanayi üretimi endeksi ve reel sektör güven endeksi de makine ve teçhizat yatırımlarının azaldığını ve üçüncü çeyrekte sanayi üretiminin yavaşladığının sinyalini veriyordu. Ekim ve Kasım ayında açıklanan inşaat, sanayi üretimi ve tüketici güven endeksleri yılın dördüncü çeyreğinde de büyümenin yavaşlamaya devam edeceğine işaret ediyor.

Kaynak: TÜİK ve TCMB verileri ile hazırlanmıştır

Veriler Dördüncü Çeyrekte Durağanlaşmaya İşaret Ediyor

Ekim ve Kasım ayı için açıklanan son veriler, ekonominin dördüncü çeyrekte de önceki çeyreklere göre yavaşlayacağına işaret ediyor. Büyümenin dördüncü çeyrekte sıfır veya negatif olabileceği yönünde piyasa beklentileri mevcut.

İstanbul Sanayi Odası ve Markit iş birliğinde hazırlanan İmalat Sanayi PMI endeksi Kasım ayında bir önceki aya göre %0,9 oranında artarak 44,7 seviyesine yükseldi (Ekim ayında önceki aya göre %3,7 artarak 44,3 değerini almıştı). Ancak 50’nin altında kalan PMI, imalat sanayi görünümünün beklentilerin altında kaldığına işaret ediyor. PMI’ın alt göstergelerine göre Kasım ayında da sanayi üretimi, yeni siparişler ve istihdam gerilemeye devam etti.

TÜİK verilerine göre, Ekim ayında geçen yılın aynı ayına göre ihracat %13 artarak 15,7 milyar Dolara yükselirken, ithalat da %23,8 azalarak 16,2 milyar Dolara geriledi. Dış ticaret açığı da böylelikle %94 azaldı ve 456 milyon Dolar oldu. TİM’in açıkladığı ihracat verilerine göre ise Kasım ayında ihracat geçen yıla göre %9,5 artarak 15,5 milyar Dolar oldu. Dış ticaret verileri, dördüncü çeyrekte büyümeye katkının yine ağırlıklı olarak net ihracattan geleceğine işaret ediyor.

Kaynak: İstanbul Sanayi Odası ve TÜİK verilerinden hazırlanmıştır

Beklentilerin Altında Gelen Enflasyon Düşmeye Devam Edecek mi?

TÜİK tarafından açıklanan verilere göre, tüketici fiyatları endeksi (TÜFE) Kasım ayında önceki aya göre %1,44 oranında geriledi. TÜFE yıllık artışı ise %21,6 seviyesinde gerçekleşti. Piyasada beklenti aylık %1,2 oranında gerileme ve yıllık %22,6 artış şeklindeydi.

Bu ay aylık olarak en fazla azalan kalem ulaştırma (-%6,46) oldu, ev eşyası (-%2,85) ve eğlence (-%2,08) kalemleri onu izledi. Gıda fiyatlarındaki değişim ise %0,74 gerileme oldu. Yıllık artışın önceki aya göre en fazla gerilediği kalemler ise ulaştırma (%32’den %21’e) ve gıda fiyatları (%29’dan %25,6’ya) oldu.

Üretici enflasyonu (ÜFE) ise önceki aya göre %2,5 azaldı, yıllık artış ise %38,5 seviyesine geriledi (Ekim ayında %45 idi). Tüketici ve üretici enflasyonu arasındaki makas ise 17 puan ile halen yüksek (Ekim ayında bu makas 20 puandı).

Enflasyonun gerilemesi, üretici fiyatları maliyetinin gerilemesi ve ithal tüketim malları talebinin gerilemesinden kaynaklanıyor. Bu maliyet ve fiyatlardaki düşüş ise Eylül-Ekim aylarında 5,86-6,37 TL bandında olan Dolar kurunun Kasım ayında 5,37 TL’ye kadar, Euro’nun ise 6,74-7,42 TL bandından 6,11 TL’ye gerilemesinden ileri geliyor.

Kaynak: TÜİK verilerinden hazırlanmıştır

Güven Endeksleri Kasım Ayında Toparlandı

Eylül ayında tarihi zirveye ulaşan Dolar ve Euro’nun Ekim ve Kasım aylarında tekrar düşüşe geçmesi ile üretici maliyetleri üzerinde oluşan baskı azaldı. Böylelikle Kasım ayında Reel Kesim Güven Endeksi ve Sektörel Güven Endekslerinde önceki aya göre artış gözlendi. Özellikle Reel Kesim Güven Endeksi’nin alt segmentlerine bakıldığında “genel gidişat” beklentisinin büyük bir hızla arttığı, “gelecek 3 ay için üretim” beklentisinin de yine yükseldiği görülüyor. Reel Kesim Güven Endeksindeki bu toparlanma sanayi üretimi için de olumlu bir işaret olarak algılanabilir.

Kaynak: TCMB verilerinden hazırlanmıştır

Paylaş: